İlimizin doğal, kültürel ve tarihi değerlerini yurt içi ve yurt dışında tanıtmak, turizm endüstrisinden daha fazla pay almak ve bu yolla ilimiz ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yürütülen çalışmalar hız kesmeden devam ediyor.
Bu amaç doğrultusunda, Türk Hava Yolları (THY) işbirliğinde ve Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA)’nın destekleriyle düzenlenen Fam Trip Programı kapsamında, Suudi Arabistan’ın El Kasım ve Riyad şehirlerinden 7 seyahat acentesi sahibi ilimize geldi.
Suudi Arabistan’dan gelen seyahat acentesi sahiplerine ilimizin turizm potansiyelini yerinde görmelerini sağlamak amacıyla tanıtım gezisi gerçekleştirildi. Suudi Arabistan’dan gelen seyahat acentesi sahipleri ile Ordu ve Giresun illerinde faaliyet gösteren turizm sektör temsilcileri bir araya getirilerek, karşılıklı görüşme ve işbirliği yapmaları sağlandı.
Boztepe’de bulunan Radisson Blu Otel’de düzenlenen programa, Ordu Valisi Seddar Yavuz, Giresun Valisi Harun Sarıfakıoğulları, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Engin Tekintaş, İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, Suudi Arabistan’dan gelen seyahat acentası sahipleri ile Ordu ve Giresun illerinde faaliyet gösteren turizm sektör temsilcileri katıldı.
“Ordu; Sadece Doğal Güzellikleriyle Değil, Tarihiyle de Zengin Bir Şehirdir”
Programda bir konuşma yapan Vali Seddar Yavuz, “Suudi Arabistan’dan gelen seyahat acentesi sahiplerine Ordu’yu anlatma, tanıtma fırsatı bulduk. Karadeniz, gerçekten doğal güzellikleri itibariyle son derece güzel bir bölge. Karadeniz’in başka bir özelliği de; Türklerin İslam öncesi Orta Asya’dan gelip yerleştikleri ilk yerin, Mesudiye bölgesi olmasıdır. Ayrıca, Giresun ve Trabzon’un da fethedilmesinin ana merkezi Ordu’dur. Türk Tarih Kurumu tarafından yayınlanmış yeni bir eser var. Bu eserde de bahsedilen Mesudiye Esatlı bölgesindeki yazıtları ortaya çıkaracak ve bu yazıtları da turizme kazandıracağız. Bu çok bilinen bir husus değildir. Zaman zaman konuşmalarda Ordu’nun tarihi yüzyıl diye konuşuyoruz. Ama Ordu’nun tarihi yüzyıl değil. Orta Asya’dan gelen Türklerin burada Hristiyanlaştığını, daha sonra İslam’la buluştuklarını da yine o yazıtlardan görme imkanı var. Ordu, sadece doğal güzellikleriyle zengin bir şehir değil. Aynı zamanda tarihiyle de zengin bir şehirdir. Önemli tarihi mekânlarımız da var. Bu tarihi mekânlarımızın turizme kazandırılması ve turizmi hobi olmaktan çıkartıp, bir ticari sektör haline getirmemiz gerekir. Bununla ilgili elbette yoğun çalışmalarımız var. Altınordu ilçemizde çok sayıda tarihi sokağı restore ediyoruz. Bu sokaklarda 70’e yakın tarihi evin restorasyonu devam ediyor. Keza Ünye ilçemizde aynı şekilde tarihi evlerin olduğu sokaklarda restorasyon çalışmaları devam ediyor” dedi.
“Turizmde, Karadeniz Bölgesine Bütünsel Olarak Bakıyoruz”
“Karadeniz’e bütünsel olarak bakıyoruz. Turizm konusunda şehir milliyetçiliğini kabul etmiyoruz” diyen Vali Seddar Yavuz, “Biz, ‘kazan kazan’ diye çalışmak durumundayız. İyi ki Trabzon başlatmış, biz de istifade ettik. Turizmde inşallah daha da büyüyeceğiz. Bundan da başka şehirler istifade edecek. İşbirliğine ve daha çok dayanışmaya ihtiyacımız olduğu çok açık. Valilik olarak bizim şu an üzerinde durduğumuz en önemli şeylerden bir tanesi, turizm potansiyeli olan yerlerde imar planı çalışmalarının tamamlanmasıdır. Yason burnu dahil turizm amaçlı imar planlarımız hazır. Perşembe yaylası turizm amaçlı imar planı son aşamada. Bunun dışında yine Çambaşı yaylasına giderken o bölgede yeni bir alan açtık. Şimdi onun çalışmaları devam ediyor. Bunları tamamlayacağız. Elbette turizm sektöründeki iş adamlarımızın olabildiğince önünü açacağız. Tesisleşme noktasında yeni adımlar atmamız gerekiyor. Yeni bir cazibe merkezi oluşturmamız gerekiyor ve bunu oluşturacağız. Şu anda Gaga Gölü ile ilgili çok önemli bir çalışma yapılıyor. Ulugöl’le ilgili çok önemli çalışma devam ediyor ve bu çalışmaları bitirmemiz gerekiyor. Bunları bitirdiğimiz takdirde, Ordu’yu gören insanların Ordu’ya aşık olmaması mümkün değil. Böyle bir güzelliği başka yerde bulmanız mümkün değil. Her bir bölgesi ayrı güzel. Yani böylesine güzel bir coğrafyada, şehirlerin dayanışmasıyla, iş adamlarımızın birlikte hareket etmesiyle çok güzel işler başarabiliriz” diye konuştu.
“Yabancı Turist Sayımızda %64’lük Bir Artış Var”
Ortadoğu’dan gelen turistlerle kültürel benzerlikler bulunduğuna dikkat çeken Vali Yavuz, “Ortadoğu’dan bölgemize turist gelmesini çok istiyoruz. Çünkü, kültürler benzerliklerimiz var. Belki aynı dili konuşmuyoruz ama kıblemiz aynı. Dolayısıyla sosyal dokunun korunması bakımından da özellikle Ortadoğu’daki misafirlerin buraya gelmesini çok istiyoruz. Bu aralar İran açılımı yaptık. İran’dan gelecek turistlerle ilgili çeşitli çalışmalar yapıyoruz. Gönül ister ki, Avrupalı da gelsin. İnşallah o da olacak. Şu anda Karadeniz bölgesi olarak, turizmde belli bir mesafe almış durumdayız. Bizim geçen yıl Ordu’ya gelen yabancı turist sayısı 111 bindir. Bir önceki yıla göre % 64’lük bir artış meydana gelmiştir. Bu net bir artıştır ve konaklamadır. 2019 yılının Ocak ayında ise, geçen yılın aynı ayına göre % 64’lük bir artış söz konusudur. Bu rakamlar şunu gösteriyor, 2019 yılını minimum % 70’lik bir artışla kapatacağımız. Bunda bir sıkıntımız yok ve buna ilişkin yeni çalışmalarımız var. Esnafımıza yönelik, yoğun olarak yabancı misafirlerimizin geldiği alanlarda önemli eğitim çalışmaları yapacağız. Bununla ilgili bütün altyapı hazırlıklarımız tamam” şeklinde konuştu.
“Charter Seferlerinin Artması Konusunda Girişimlerimizi Artırmalıyız”
Charter seferlerinin artırılması gerekliğini vurgulayan Vali Yavuz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türk Hava Yolları, dünya da bir marka. Dolayısıyla Türk Hava Yolları’nın Ordu’ya olan ilgisi çok net. Öte yandan, yolcu sayısını en fazla arttıran havalimanlarından birisi Ordu-Giresun Havalimanıdır. Dolayısıyla böyle güzel bir tesisin, her iki şehrin de kıyısında olması, bizim bu yapacağımız işleri kolaylaştıracak. Çharter seferleri konusunda da girişimlerimizi artırmamız gerekiyor. Bunu artırdığımız takdirde, zaten bizim buraya misafir getirememe gibi bir sorunumuz olmaz. O yüzden bir kez daha bu sektörde çalışan bütün kardeşlerimize çok teşekkür ediyorum. Suudi Arabistan’dan gelen misafirlerimize de çok teşekkür ediyorum ve onlardan çok sayıda misafiri bölgemize getirmelerini ve buradan asla pişman olmayacaklarını, memnun olacaklarını bir kez daha ifade etmek istiyorum.”
Programda bir konuşma yapan Giresun Valisi Harun Sarıfakıoğulları, “Biz, turizmi bölgesel olarak düşünüyoruz. Yani sadece Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin aksı olarak değil, Karadeniz aksı, Samsun’u da, yine iç Karadeniz’deki Gümüşhane’yi, Bayburt’u da dâhil etmek suretiyle değerlendiriyoruz. Turizm eylem planlarımızı da bu noktada, bu doğrultuda hazırladık. İnşallah turizm destinasyonlarımızın hem altyapı anlamında, hem de yine geceleme kapasitesinin genişletilmesi anlamında, özellikle yatak kapasitesinin arttırılması noktasında teşvik ediyoruz, yüreklendiriyoruz. Bu konuda DOKAP’ın altyapının hazırlanmasına ilişkin çalışmaları var. Yine 1/1000’lik planların hayata geçirilmesi ile beraber yeni alanlar inşallah, turizm altyapıları anlamında, bağlamında devreye girecek ve inşallah Allah’ın izniyle yeni otellerle, yeni konaklama tesisleri ile şuan için 3.800 olan yatak kapasitemizin daha üst noktaya taşıyacağız” diye konuştu.
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Engin Tekintaş da programda bir konuşma yaparak, “Aslında çok şey söyleyebiliriz, gelecek için de çok şey temenni edebiliriz ama iki noktayı ortaya çıkarmak isterim. Birincisi, şuana kadar 5 yıl içerisinde elde ettiğimiz değişim. Bu 5 yıl içerisinde yaklaşık 300 binlerden ziyaretçi sayısını Ordu ilinde, 800 binleri aştı. İkincisi de önümüzdeki 5 yıl için yani 2019-2024 yılı için ortaya konulan hedef. İnanıyoruz ki, bu artık rakamlar 1 milyonun üzerine çıktığında tanıtım değişeceği için, özellikle talepler artacağı için, şehrin genel yapısı değişeceği için hızla artacak buna inanıyoruz. Gelecek 5 yıl içerisinde, denizden, gerek kıyı şeridinden, gerekse de iç bölgelerdeki yaylalarımızdan ve turizm destinasyonlarından istifade edebilirsek, bunu en iyi şekilde, plan koyduğumuz şekilde uygularsak, zaten kardeş ve birbirine en yakın olan, inancıyla, kültür yapısıyla da kısmen birbirine en yakın olan, Ortadoğu coğrafyasındaki hemen doğumuzdaki ülkelerden daha fazla ziyaretçi alacağımız kanaatindeyiz. Uzak doğudan çeşitli vesileler ile çalışma yapılıyor. Mutlaka bu tip iller, Karadeniz sahili daha fazla istifade edecek diyorum. Bu değişim ve gelişim ancak kamu ve yerel işbirliğiyle gerçekleşebilecek, diğer taraftan da özel sektörün en güçlü şekilde ortaya çıkıp bunu başarabilmesi lazım. Tanıtım açısından çok ihtiyacımız var” dedi.